19 Ekim 2011 Çarşamba

IMPORTANCE OF REPRESENTATION WATCH LOUIS VUITTON 2012



2 yorum:

  1. hani çantalardaki lv logosunu ve marc'ın birkaç sezondur ısrarla kullandığı eğimli topukları görmesem, neredeyse chanel defilesi diyeceğim. çünkü atlıkarınca fikri sadece lagerfeld in rüyalarından gerçekliğe terfi edebilecek çılgınlıkta bir fikir gibi( lagerfeld düzenlediği bütün defilelerin ilhamını rüyalarından alır. hatta ilham demek hafif kalır, defileyi baştan aşağı rüyasında görüp sonra gerçeğe dönüştürür. ama ne hikmetse sebebini kendi de bilmez). kızların narin ama kararlı salınımı da yine temalı chanel defilelerinden aşina olduğumuz bir görüntü. ışıklandırma, perdenin ağır ağır kalkarak altındaki süprizi meraklı izleyicilerle buluşturması.. chanel'in cool prensi bu defileyi izleyince ne düşünmüştür acaba?:))
    C.E.K

    YanıtlaSil
  2. Öncelikle bu güzel tespit ve yorum için teşekkür ederim. Ben de Chanel defilesine benzediğine hem fikirim, genellikle temalı şovları Chanel yapar bir de Galliano ve McQueen'de dramatik elementler çoktur. Onlar size bir farklılık duygusu aşılar. Karl zaten ilginç bir insan, Mozart falan gibi her şeyi kafasında tasarlayıp onları yerleştirirmiş sahneye. Ticari kazancı da zaten Chanel'in bayağı iyi fakat Coco'nun innovasyonları üzerinden gidiyor marka. Hani Lagerfeld'in imzası bence bu yıl Fendi'de yaptığı koleksiyonda daha belirgin.

    YanıtlaSil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.