26 Eylül 2011 Pazartesi

SAVAGE BEAUTY, MCQUEEN


Tamam, kabul edin internet her şeyi ayağımıza kadar getiriyor. Çok gitmek istediğim sergi Alexander McQueen'in "Savage Beauty" adlı sergisiydi. Gerçekten de bir dahi olan McQueen'in ölümü beni sergiyi izledikten sonra daha da üzdü. En son İstanbul Modern'de Hüseyin Çağlayan'ın sergisinden bu kadar çok etkilenmiştim sanırım.


Aşağıda Facebook yoluyla paylaştığım yorum ve serginin youtube linki:



Benim yerinde görme şansım olmadığı bu sergi McQueen'in dehasını bir kez daha gözler önüne seriyor. Sergi 7 bölümden oluşuyor.Romantic Mind McQueen'in ilk butiğindeki tasarımlarından oluşuyor. Bu kısım daha tasarımların "raw" yani olmamış, 
çiğ olduğu kısım. Romantic Gothic ise adı üstünde siyah, güçlü omuzlar ve Victoria döneminden etkiler taşıyor. The Cabinet of Curiosities ise serginin kalbi McQueen'in zıtlıklardan ve ilkellikten etkilendiğine dair parçalar bulunuyor. Aynı zamanda çığır açan çok ses uyandıran kıyafetlerin bir kısmıda gene burada. Romantic Nationalism ise McQueen'in İskoç kökenine bir gönderme. Romantic Exoticism ise Uzak Doğu kültürünün etkilerini taşıyor. Romantic Primitivism'de ise bir gemi batığı canlandırılmış. Av-avcı ve ilkellik öğeleri gene bulunuyor. Son kısım ise Romantic Naturalism burada McQueen'in en çok doğadan etkilendiğini görüyoruz. Atlantis ölmeden önceki son koleksiyonu ise gene burada. Gene zıtlıklardan faydalanan McQueen burada teknoloji ve doğa arasındaki zıtlığı vurgulamış. Harika hikayeler anlatmış bu muhteşem beyni kaybetmiş olmamız gerçekten çok üzücü.






McQueen who is a designer who is affected by dark things and show them beautifully on runways is again tributed with Metropolitan Art Museum's Savage Beauty definitely watch the youtube link to see his vision.







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.